Şerife Özkan - Yüzellilikler and Süleyman Sefik Kemali: A Legitimacy and Security Issue
An Abstract of the Thesis of Şerife Özkan for the degree of Master of Arts at the Ataturk Institute for Modern Turkish History, 17 January 2004
Yüzellilikler and Süleyman Sefik Kemali: A Legitimacy and Security Issue
This thesis studies the Yüzellilikler, the 150 names decided upon by the government to remain outside of the general amnesty included in the Treaty of Lausanne, and the case of Süleyman Sefik Kemali Söylemezoglu, who was on that list for having assumed the command of the Kuva-yi Inzibatiye (Caliphal Army). The period under study, the last years of the Ottoman Empire, was a special period in ttoman history because after 23 April 1920 there were two centers of power: Istanbul and Ankara. These fought each other and both were active in diplomacy until the Peace Conference at Lausanne. Throughout the Turkish War of Independece the struggle between Ankara and Istanbul was one of legitimacy. But after the war, an internal security problem arose for the new regime, for the enemies of the new regime might have taken some actions against the young Turkish republic. To keep those potential enemies away, the new government decided to send into exile some politicians, militar, journalists, and policemen. A total of 150 persons, called the "Yüzellilikler" were excluded from the general amnesty stipulated by the Treaty of Lausanne.
Atatürk Ilkeleri ve Inkilap Tarihi Enstitüsü'nde yüksek lisans derecesi için Serife Özkan tarafindan 17 Ocak 2004 tarihinde teslim edilen tezin kisa özeti.
Yüzellilikler ve Süleyman Sefik kemali: Bir Mestuiyet ve Güvenlik Meselesi
Bir siyasi tarih çalismasi olan bu tez, Kurtulus savasi (1919-1922) boyunca Ankara Hükümeti'nin mesruiyet ve güvenlik meseleleri, bunun bir sonucu olarak "Yüzellilikler", hükümet tarafindan Lozan Baris Antlasmasiyla ilan edilen genel affin disinda birakilmasina karar verilen 150 kisi, ve "Yüzellilikler"e bir örnek olarak, Kuvva-i Inzibati kumandani oldugu için listeye konulan Süleyman Sefik Kemali Söylemezoglu'nu ele almistir. Çalisma için seçilen, Osmanli Imparatorlugu'nun son yillari, osmanli tarihinde çok özel bir dönemdir çünkü 29 Ekim 1920'den sonra resmi olarak Osmanli Devleti'nin iki iktidar merkezi olmustur, Ankara ve Istanbul. Bu merkezlerin her ikisi de Lozan Baris antlasmasina kadar hem birbirleriyle hem de dis siyasetin dayatmalariyla mücadele ettiler. Savas boyunca Ankara ve Istanbul arasindaki mücadele mesruiyet meselesine dayaniyordu fakat savasin ardindan bu mesele yeni Türkiye rejimi için bir iç güvenlik sorunu haline geldi çünkü bazi tedbirler alinmazsa yeni yapinin düsmanlari genç Türkiye Cumhuriyeti'ne karsi bazi hareketlerde bulunabilirdi, bunlari uzakta tutabilmek için yeni yönetm, politikacilar, askerler, gazeteciler, güvenlik güçleri ve Osmanli halki içinde bir tasfiyeye giristiler. 150 kisilik bir liste hazirlandi ve bu listede isismleri geçenler "Yüzellilikler" olarak adlandirilarak, Lozan Baris Antlasmasiyla ilan edilen genel affin disinda tutuldu.