Mürüvet Esra Yıldırım - The making of a makbul father: A socio-political exploration of heteronormative fatherhood in Turkey
The making of a makbul father: A socio-political exploration of heteronormative fatherhood in Turkey
This dissertation critically analyzes the notion of heteronormative father-hood within the context of nationalism. Drawing upon thirty-six formal, semi-structured, and tape-recorded interviews with lower-middle class men who identify themselves as Turkish-Sunni-Muslim and have children be-tween the ages of eighteen to forty, in six cities in the Marmara, Central Anatolia and the Black Sea Regions, it examines the relationship between makbul citizenship and the construction and experiences of heteronormative fatherhood. For the interviewees, the social meaning of fatherhood goes beyond having children. It is the ability to shoulder financial responsibilities and differentiate makbul from non-makbul on behalf of their dependents, namely, their spouses, siblings, and children. Men ground their fatherly authority over their dependents on some of their qualities, such as being nationalistic and religious, that enable them to be included in formal and informal networks of solidarity. However, the difficulties they endured as a child motivated them to prevent their children from being socially and economically vulnerable in life as they were. Thus, they have created an environment for their children to dare to be demanding from their family in many senses. They invented new mild methods to sustain fatherly authority. But they also complain about being unappreciated. In this sense, they are fathers in-between.
Makbul baba: Türkiye'deki heteronormatif babalığın sosyo-politik bir inceleme
Bu tez Türkiye'deki heteronormatif babalık kavramını milliyetçilik bağlamında eleştirel bir yaklaşımla incelemektedir. Marmara, İç Anadolu ve Karadeniz Bölgelerinde yer alan altı ilde, on sekiz ile kırk yaşları arasında çocuğu olan otuz altı alt ve alt orta sınıfa mensup, kendini Türk-Sünni-Müslüman olarak niteleyen erkekle yapılan yarı yapılandırılmış görüşmelere dayanan araştırma, makbul vatandaşlığın heteronormatif babalık deneyimleri ve inşasıyla ilişkisini analiz etmektedir. Görüşmeciler için babalığın toplumsal anlamı ekonomik olarak kendilerine bağımlı olan kişilerin, eşlerinin, kardeşlerinin ve çocuklarının adına makbul olanı makbul olmayandan ayırmaktır. Kendilerine bağımlı olan insanlar üstündeki bu otoritelerini, resmi ve gayriresmi dayanışma ağlarına dahil olabilmelerini sağlayan milliyetçi ve inançlı olmak gibi bazı ahlâki nitelikleriyle meşrulaştırmaktadırlar. Ancak, kendilerinin çocukken ve gençken yaşamış oldukları sıkıntıları çocuklarının yaşamasını istememektedirler. Bu nedenle çocuklarının birçok anlamda talepkâr olabilecekleri bir ortam yaratmış ve babalık otoritelerini sürdürebilmek için yeni yumuşak yollar icat etmişlerdir. Fakat aynı zamanda yeterince saygı ve takdir görmediklerinden de şikayetçilerdir. Bu anlamda onlara arada kalmış babalar diyebiliriz.